Alkolün Beyne verdiği Zararlar.

Konusu 'Zararlı Alışkanlıklar' forumundadır ve Aşkın tarafından 10 Temmuz 2015 başlatılmıştır.

  1. Aşkın

    Aşkın Yeni Üye www.pembeoje.com

    Türkiyede ve dünyada her yıl alkol sigara ve diğer zararlı alışkanlıkları kullanan gençlerin sayısı artıyor ve bu artışla birlikte insanı korkutan bir gerçekte ortaya çıkıyor son yıllarda yapılan araştırmalarda alkol sigara ve benzeri zararlı maddeleri kullanan gençlerin yaş gurubu gittikçe küçülüyor ve bağımlı sayısı sürekli artıyor şişede durduğu gibi durmayan alkol insan beynine tedavisi olmayan hasarlar veriyor özellikle 25 yaş altındaki genç kişiler devamlı alkol içmekle beyinlerine dönüşü olmayan zarar veriyorlar.”

    diyen zihin-vücut sağlığı uzmanı pratisyen ŞEVKET GÜL, alkolün beyni küçültmesi ve tahrip etmesi ile ilgili son tıbbi ve bilimsel araştırmalarının değerlendirmesini gazetimizle paylaştı:. Neurosciences (beyin-zihin bilimleri) raporlarına göre, 24 yaşına kadar hala gelişmekte olan insan beyni bu süreç icinde devamlı alkol alınırsa, beynin normal gelişmesi etkilenmis olur

    Beyin hücrelerini zedeliyor
    Kötü haber; beyin fonksiyonlarının normal çalışmasını etkilemek için büyük miktarların içilmesi gerekli değildir! 16-20 yaş grubu üzerinde yapılan üç aylık bir takip çalışması sonucunda, bir oturuşta beş içki tüketen erkeklerde, ve dört içki alan kadın grubunda beynin 18 değişik bölümündeki hücrelerde tahripler tespit edilmistir. Ayrıca aynı süreç içinde alkol alan erkekler, hiç içmeyen erkeklerle kıyaslandığı zaman, beynin hafıza ve öğrenme fonksiyonlarını kontrol eden bolümünde (hippocampus) , entellektüel kapasitede %10 oranında gerilemenin olduğu görülmüstür. Bu, imtahanlarda A derecesi yerine B derecesi almaya eş değerdir.

    Beyin küçülüyor
    İçki beynin küçülmesine sebep oluyor. Alkol ‘neurotoxic’ olduğu için de, beyin hücrelerini zehirliyor. Ve alkol 24 yaşına kadar büyümekte ve gelişmekte olan beyin dokusunu yapısını da şekillendirmiş oluyor. 8 ile 24 yaş arası gruplarla ilgili bir çalışmada, içki tüketenlerin ‘rizikolu’ yaşama ve yanlış düşünerek hareket etme eğilimlerinde bir artış oldugu tespit edilmistir.

    Alkol depresyon ve hamilelik problemlerine de sebep
    Alkolun depresyonla da olan baglantısı bilinen bir gerçektir. Sürekli ve ağır içenlerin beyin kimyasindaki değişiklikler ‘keyif’ (mood) regülatörü olan Serotonin hormonun normal fonksiyonunu olumsuz etkilemektedir. Kendi kendine zarar verme eğilimi sergileyen kişilerin (self harm) %40’ı alkol içme eğilimindedir.
    Diğer önemli bir gerçek de, alkol tüketen kadınların ‘hamile olma’ şanslarının gittikçe körelmesidir...
    “Alkolün insan sağlığı üzerindeki zararlarının daha iyi anlaşılması için bireylerin daha iyi eğitim görmeleri çok önemlidir” diyen NLP pratisyen psikolog ŞEVKET GÜL, sözlerine şöyle devam etti:
    “ Biz alkolü bir yaşam tarzımızın kültürel simgesi olarak görmeye bir son vermeliyiz. Tam tersine, alkol tüketimini kontrol etmemiz ve onu zararlı bağımlılık yapan ,arzu edilmeyen bir madde olarak görmeye başlamalıyız.” dedi.
    Reklam firmalarının gençlerimizin beyninin yıkanmasında büyük rolleri vardir. Orneğin; Reklamlarda alkol içen gençlerin daha “cool” bir kişilik-özellik tasiyor gibi bir imajın verilmesi ve ‘ayakta duramayacak kadar sarhoş olmak’ kültürünün yayılmasında hükümetin de caydırıcı ve köklu müdahalede bulunmaması çok kötü ve vahim bir tabloyu oluşturuyor.



    Sürekli alkol tüketen ve bağımlılık geliştiren bir kişinin alkol aracılığıyla zihnine ve vücuduna verdiği kalıcı zararlar dışında, kendi eğitimine, iş ve kariyerine, ailesine ve sosyal ilişkilerine verdiği olumsuz etkileri de hesaba katıp faturaya eklemeliyiz. İçkinin ileri yaşlarda karaciğer organına da geriye dönüşü olmıyan derecede zarar verdiğini (Liver Cirrhosis) unutmamlıyız. Sürekli alkol tüketme bağımlılığı olan kişiler ilk yardımlarını GP’lerinden almalıdırlar. Alkol alışkanlığı ve bağımlılığı için müdahaleye ihtiyacı olan kişiler, uyuşturucu (alkol, esrar, kumar, bahis, sigara)
     
  2. Doğa

    Doğa Yeni Üye www.pembeoje.com

    Alllah haram etmiş içmemek en iyisi hem günaha girmeyeceksiniz hemde sağlığınız zarar görmeyecek.
     

Sayfayı Paylaş