Çocuklar konuşmaya başladıklarında konuşma şekilleri ve hızları elbette yetişkinlerden çok daha farklıdır. Bu süreçte sürekli konuşma çalışması yapan çocuk kimi zaman aynı kelimeyi tekrarlamakta, yeni sözcükler arayabilmektedir.
Özellikle 3-7 ya arasında bu tarz davranışların sıkça gösterildiğini fark edersiniz. Eğer çocuk konuma esnasında tekliyor veya tekrarlar yapıyorsa hemen “kekeme” tanısı koyamazsınız. Aslında bu durum içinde bulundukları gelişim evresinin bir gereği olmakla birlikte elbette ciddi bir şekilde takip de edilmelidir.
Kekemeliğin sebepleri
Kekemelik tamamen genetiksel bir sorun olabilmekle birlikte psikolojik ve fizyolojik tarafları da vardır. Beyin dalgalarındaki bir problem kekemeliğe sebep olabilmektedir. Yine solunum yolu bozuklukları nefesi doğru yönetememe de kekemeliğin nedenleri arasında sayılabilir. Çok şiddetli korku yaşayan, stres içinde bulunan çocuklarda da kekemelik gerçekleşebilmektedir. Kekemeliğin en büyük nedeni çocuğun içinde bulunduğu stres ve yaşadığı korkudur. Kekemelik konuşurken sesleri veya heceleri tekrarlama şeklinde ortaya çıkar. Kimi zaman da sesler ve heceler uzatılarak konuşulur.
Kekemelik tedavisinde ailenin önemi
Anne babanın çocuktaki gelişimsel farklılıkları zamanında görmesi ve müdahale etmesi birçok sorunun çözümü için etkilidir. Çocuklar konuşmaya başladığında aile dil gelişiminin seyrini doğru tayin etmeli, yaşanılan bir sorunu önceden fark edebilmelidir. Eğer çocuğun konuşmasında yaşıtlarına nazaran belirli bir farklılık varsa mutlaka sütünde durulmalı ve takip edilmelidir. Unutmayın ki sorunsuz, sevgi dolu ve güvenli ailelerden kendine güven duyan, akıllı, fiziksel ve ruhsal anlamda sağlıklı çocuklar yetişir.
Kekemelik nasıl tedavi edilir?
Kekemeliğin bilinen bir ameliyatı ve ilaç tedavi şekli yoktur. Genetiksel faktörlere bağlı olarak ortaya çıktığı gibi kekemelik sonradan da oluşabilmektedir. Kekemelik en çok dil gelişiminin hızlandığı 3-6 yaş arasında ortaya çıkıyor. Ailenin durumu fark etmesinin ardından vakit geçirmeden bir konuşma terapistine gitmek gerekiyor. Kekemelik terapisi sonucunda kişi oldukça büyük ilerlemeler kaydetmektedir. Eğer kekemeliğin derecesi şiddetliyse bu terapilere hemen başlanması gerekir. Terapinin ardından bazen sorun tamamen ortadan kalkarken bazen de azalabiliyor. Terapinin düzenli ve sistematik bir şekilde gerçekleşmesi oldukça önemli. Çocuklar ve yetişkinler terapiye farklı yaklaşımlar gösteriyor. Çocuklar başlangıç evresinde olduklarından daha çok şanslıyken yetişkinler de daha bilinçli yaklaşabiliyorlar.