Güneş koruyucu kremler hakkında yanlış olarak bilinen görüşlerden biri kapalı havalarda bu kremlerin kullanımına gerek olmadığıdır. Ancak bu tamamen yanlış bir bilgidir. Hava bulutlu olsa bile güneşin zararlı ışınları her ne kadar açık havalardaki kadar olmasa da cildinize zarar verebilmektedir. Bulutlu havalarda güneş kremlerinin sürekli tazelenmesine gerek duyulmamaktadır. Ancak yine de sürülmesi gerekmektedir.
Güneş kremlerinin cilt tarafından emilebilmesi için güneşe çıkılmadan 20-25 dakika önce sürülmelidir. Güneşe çıkıldığında sürülmesi durumunda terle birlikte cilt yüzeyinden atılacaktır ya da terinizi silmek isterken bu kremleri de silmek zorunda kalırsınız. Kremlerin bol sürüldüğünden emin olunmalıdır. Çok ince tabaka halinde sürülmesi durumunda koruma faktörü azalacaktır. Alın, burun, omuzlar, diz kapakları ve ayak üstü gibi cildin ince olduğu ve güneş yanıklarının en çok görüldüğü bölgelerde kalın bir tabaka halinde uygulanması gerekmektedir. Aynı zamanda kremler fazla dağıtılmadan da sürülebilir. Bu bölgeler dışındaki yerlere ise normal olarak sürülmesi yeterli olacaktır.
Güneş altında uzun süre kalınacaksa cildin yanmaya başlaması beklenmeden hassas bölgeler öncelikli olarak krem tazelenmelidir. Bazı koruyucu kremler üzerinde suya dayanıklı ifadesi yer almaktadır. Ancak suya girip çıkıldıktan sonra tekrar kremlenmek daha doğru olacaktır. Özellikle de güneş ışınlarının dik olarak geldiği öğle saatlerinde mutlaka cildinizi korumanız gerekmektedir.
Koruma faktörlü güneş kremleri kozmetik ürünler kategorisinde yer almakta ve içerisinde pek çok kimyasal madde bulunmaktadır. Cildin uzun süre bu kimyasallarla maruz kalması istenmiyorsa güneş altında kalınan süre azaltılmalıdır. Gölge bir yerde oturulmalı, gözlük ve şapka kullanılmalıdır. Omuzların örtülmesi için ise pamuklu kumaşlar kullanılmalı ve öğle saatlerinde kesinlikle güneşe çıkılmamalıdır. Bunların yanı sıra cildin kurumaması için yeterli miktarda su içildiğinden emin olunmalıdır.
