Aşk acısı yaşayan birçok kişi oldukça zor zamanlar geçirmektedir. Birini çok severken terk edilmek duygusu oldukça acı vericidir. Özellikle de bu durum beklenmeyen ya da istenmeyen bir anda gerçekleşmişse daha can yakıcı bir hal alabilmektedir. Sevdiklerimizden geçici olarak daha ayrı kalma düşünmesi duygusal olara sarsmakta ve özlemeyle birlikte bir an önce kavuşma isteği oluşmaktadır.
Aşk acısı denildiğinde akılda canlanan görüntülerden biri bir köşede yalnız bir şekilde oturmak ve oldukça depresif görünmektir. Duygusal müzikler eşliğinde yalnız kalınmak istemesi, bir köşeye çekilerek sabit bir noktaya bakılması aşk acısı için akla gelen görüntüler arasında yer almaktadır. Sevilen kişinin kaybedilmesinden sonra yeniden kazanabilmek için pek çok yöntem denenmektedir.
Yas tutabilmek yani sevilen kişinin kaybedilmesinden sonra belirli aşamaları yaşamak gerekmektedir. Bu aşamaların sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi için kişilerde yas tutma kapasitesinin olması gerekmektedir. Tersi halinde terk edilme döneminden sonra geçen zaman, duruma uygun düşmeyen davranışların yapılması gibi etkiler daha büyük yaralanmalara yol açmaktadır. Bu süreçte ilk aşama ise ayrılığı kabullenmeyerek karşı tarafın yeniden elde edilmesine yönelik davranışlar sergilenmektedir. Söylenen insani iyi sözler bile umut ışığı doğurabilmekte ve birlikteliklerin devam etmesi için farklı yollar aranmakta, zaman zaman fazla ısrarcı olunabilmektedir.
İkinci aşamada ise öfke kavramı ön plana çıkmaktadır. Terk edilmesi duygusunun yarattığı aşırı öfke zamanla nefret boyutuna bile ulaşabilmektedir. Terk edilen kişilerdeki narsistik öfkeler ve benliğin zedelenmesi kişilerde yıkımlara neden olabilmektedir. Bu dönemde ise kişiler kendi varlıklarını değerli bulmamakta ve takıntılı bir şekilde yaşayarak sürekli ilişkisini ve ayrılık sürecini düşünmektedir.
Zamanla çaresizlik duyguları hissedilmeye başladıkça giden kişilerin geri getirilemeyeceği anlaşılmakta ve derin bir üzüntü ve acı yaşanmaktadır. Kaybedilen kişilerin geri getirilmesinin mümkün olmaması nedeniyle suçluluk yaşanmaktadır. Bu dönem ise depresyon dönemidir.