İnsan doğası gereği üremek ve çoğalmak zorundadır. Bu şekilde aileler oluşur ve aileler toplumları toplumlar da ulusları meydana getirir.
İnsan üremesi ise döllenme yoluyla gerçekleşir. Yumurtanın sperm ile birleşmesi döllenmeyi meydana getirir.
Sağlıklı olan bir erkekte sperm üretimi milyonları geçmektedir. Cinsel ilişkisi sırasında boşalma anında ise 200 ile 500 milyon arası sperm vajinaya geçer. Ancak bu vajinaya geçen spermlerin sadece yaklaşık 100 adedi rahime ulaşabilir. Bazen de hiçbir sperm rahime ulaşamadan yok olup gider.
Döllenmenin başlaması
Kızlarda üreme organlarının işlev görmeye başlamasıyla birlikte 700.000 adet gelişmemiş halde yumurtalar meydana gelir. Bu yumurtaların çoğu ergenlik çağına gelene kadar ölür. Geriye kalan 300.000 adet yumurta, kızların buluğ çağına gelip adet görmeye başladıklarında olgunlaşır. Ancak bu olgunlaşma tüm yumurtalarda aynı düzeyde olmaz. Adet kanamalarında bu yumurtalardan en olgunlaşmış olanı serbest bırakılır. Yani kızlarda yumurtlama dönemi başlamış olur.
Yumurtlama dönemi boyunca salınmış olan yumurta rahim içinde bulunan tüplerin ucunda bulunan tüycükler tarafından tutularak tüp içine girerler. Sonrasında yumurta hücresinin rahim içinde ilerlemesi başlar. Cinsel ilişki sonunda vajina içine giren spermler ise bu yumurtanın bulunduğu tüp içine doğru ilerler. Tüp içerisine girmeyi başaran sperm hücresi ise yumurta hücresiyle birleşerek döllenme meydana getirir.
Döllenme gerçekleştikten sonra oluşmaya başlayan hücreye zigot denir. Zigot da bölünerek rahim içinde ilerlemeye başlar. Buraya yerleşen zigot bölünmeye devam eder ve önce embriyo arkasından fetüs adını alacak olan bebeği oluşturmaya başlar.
Sperm hücresinin ömrü en az üç en fazla beş gündür. Kadın yumurtlamaya başlamadan üç gün önce gerçekleşebilecek cinsel ilişki döllenmeye sebep olabilir. Buna rağmen yumurta hücresi sadece ortalama bir gün yaşar. Bu yüzden yumurtlama süresinin üzerinden bir günden fazla gün geçtiğinde döllenme oluşmaz.